Susuzluktan boşalan Kızılağaç Köyü, yıllar sonra suya kavuştu
Kozlukebir Belediyesi’ne bağlı Kızılağaç Köyü, yıllarca susuz kalmış, taşıma su ile ihtiyaçlarını karşılamış. 2017 yılında belediyenin ve hayırseverlerin katkılarıyla köy halkının su ihtiyacını karşılamak üzere sondaj açılmış. Çıkan su ile köy halkı büyük sevinç yaşamış.
Avrupanın Sesi olarak Kızılağaç Köyü’nü ziyaret ettik. Köylerinde yıllarca yaşadıkları su ve yol sorununu çözen, başta belediye başkanı Ridvan Ahmet ve hayırsevere desteklerden dolayı teşekkürlerini ve dualarını ileten köy sakinlerini dinledik.
Suya kavuşan Kızılağaç Köyü, şimdi de göç veriyor
İki dönem Kızılağaç Köy muhtarlığı görevini yürüten Hüseyin Hasan, yıllarca susuzluktan çektikleri zorlukları belirterek, su sıkıntı ve işsizlik yüzünden köylerinin çok göç verdiğini ve hala vermeye devam ettiğini söyledi.
Kozlukebir Belediye başkanı Ridvan Ahmet ve hayırseverlerin destekleriyle yıllardan beri süren su ihtiyacını ve yol sorununu çözdüklerini belirten Hasan, “Hamd olsun su ve yol sorununu çözdük.
Dünyayı etkileyen korona salgını ülkemiz Yunanistan’ı olmak üzere bölgemiz Kozlukeber’i ve köyümüzü de etkiledi. Allah daha kötü durumları aratmasın.
Geçimimizin yüzde 60’ını küçükbaş hayvancılıkla sağlıyoruz. İşsizlikte köyümüzden göçü hızlandırdı. Genç kuşağımızın yüzde 80’i Avrupa’da bilhassa Almanya ve Hollanda’da aileleriyle birlikte yaşıyor” ifadeleri kullandı.
Köy halkı tarih yazdı, su sorunu çözüldü
Köy halkının su ihtiyacını karışlamak için 500-800 metre uzaklıkta sondaj kuyusu açarak sağladıklarını söyleyen belediye başkan vekili Ridvan Çakır, “Köy halkı olarak abartısız tarih yazdık desek yerindedir.
Köyümüz deniz seviyesinden 570 metre yükseklikte, biz 270 metre sondaj vurarak suyu 150 metreden çektik. Daha önce bırak içecek, banyo yapacak dahi suyumuz yoktu. Zor oldu ama şuan hamd olsun su sıkıntısını çözdük. İklimlere göre saatte 10-15 bin ton suyu alarak köyümüzün ihtiyacını karşılıyoruz.”
Kızılağaç’da işsizlik kanayan yara
Kızılağaç’da doğup hala köyünde yaşayan Mümin Karabekir’de şöyle konuştu: “Kızılağaç eski Kızılağaç değil. Göç vere vere burada kalan nüfus giderek azalıyor. Almanya, Hollanda, Sirkeli, Gümülcine derken köylerde kalan olmuyor. Nüfus azalınca maalesef bu durumları yaşıyoruz. Kızılağaç köylüsü olarak alıştığımız o teravih namazlarındaki, mevlidlerdeki kalabalığı özlüyorum. Pandemi sebebiyle de üç-beş kişiyi bir arada göremiyoruz maalesef. Böyle de gideriz diye üzülüyorum. Komşu köylerde aynı durumu yaşıyor. Tütün para yapmıyor, mal para yapmıyor, hayliyle güç oluyor, dışarı gidenin içeri gelmesi de zor oluyor. Velhasıl halimiz böyle.”
Köyün artık yaşlılara ve emeklilere kaldığını söyleyen Hatip Halil ise, “Köyümüz genelde hayvancılıkla, kimileri de tütün üretimiyle uğraşıyor. Köyde işsizlik olunca gençlerin çoğu Avrupa’ya gitti. Pandemiden dolayı da kadim dostlarımızla maalesef görüşemez olduk” dedi.
Köyü bir aşağı bir yukarı gidip geldiklerini ifade eden Çavuş Ahmet, eşi vefat ettikten sonra tek başına yaşadığını, köylerinin de emeklilerin yeri olduğunu söyledi.
Köy halkı emeği geçenlere teşekkür etti
Suya kavuşan köy halkı mutluluğunu şu sözlerle ifade etti: “Emeği geçen, gönül veren, kucak açan herkesten Allah razı olsun. İhtiyaçlarımıza derman olanlardan duacıyız. Su ile bereket geldi, teşekkür ediyoruz.”