Longboard tutkunları karayı sardı
Son yıllarda gençler arasında yaygınlaşan longboard, denizdeki sörf heyecanını karaya taşıyor. Longboard tutkunlarına kimi zaman sahil şeridi ya da parklarda, bazen de trafikte rastlamak mümkün.
Amerika’da 1950’li yıllarda ortaya çıkan ve zaman içerisinde yaygınlaşarak farklı kategorilerde günümüze taşınan longboard, birçok ülkede sıra dışı spor meraklılarının ilgisini çekiyor. Asfaltta sörf heyecanı yaşatan longboard, Türkiye’de de son yıllarda büyük ilgi görüyor.
Her yaştan insanı spora teşvik etmek, longboardu yaygınlaştırmak ve bu spora gönül verenleri tek çatı altında toplamak amacıyla iki yıl önce kurulan Türk Longboard Topluluğu, 7 ülkedeki 36 şube ile 4 binin üzerinde sporcuyu bünyesinde barındırıyor.
Çeşitli etkinlikler ve yarışmalarla sporun yaygınlaştırılmasını esas alan topluluğun üyelerine sahil şeridi ya da parklarda, bazen de trafikte rastlamak mümkün.
Uluslararası bir longboard firmasının takım sporcusu olarak kariyerini sürdürdüğünü dile getiren Çalapverdi, Türk Longboard Topluluğu’nu arkadaşıyla kurduğunu ifade etti.
Türk Longboard Topluluğu’nun, kategorisinde Türkiye’nin en büyük, dünyanın ise dördüncü büyük topluluğu olduğunu ileri süren 24 yaşındaki sporcu, aynı zamanda danışmanlık hizmeti de verdiklerini, yetiştirdiği bazı sporcuların yarışmalarda ödül kazandığını söyledi.
Longboardun görünenin aksine birçok spor branşından daha güvenli olduğuna vurgu yapan Çalapverdi, “Longboard sörf kültüründen gelir. 1950’li yıllarda Kaliforniyalı sörfçüler dalga bulamadıkları zamanlarda eski kuat patenlerini sörf tahtasının altına takarak başlamışlar. Biz sürekli A noktasından B noktasına hareket ederek ilerliyoruz. Bir dalganın üzerindeymişiz gibi ilerliyoruz.” dedi.
Longboardun her yerde yapılabilen bir spor olduğunu ancak yaygınlaştırılması için eğitim ve antrenman sahalarına ihtiyaç duyduklarını aktaran Çalapverdi, longboardun kaykaydan bağımsız bir spor dalı olduğuna dikkati çekti.
Çalapverdi, “Genel olarak herkes kaykay olarak düşünüyor. İnsanlar neredeyse benim boyuma gelen longboardu görünce ne olduğunu merak edip yanımıza geliyorlar. Ardından bizimle arkadaş oluyorlar ve bu spora başlıyorlar.” ifadesini kullandı.
Daha önce insanların longboard hareketlerini görünce, “Bu hareketleri asla yapamam. Ayağım kırılır, kolum kırılır.” hissine kapıldığını dile getiren Çalapverdi, spora başlayanların hareketleri kolaylıkla yapmaya başladığını kaydetti.
“17 kasın çalıştığı ağır bir antrenman yapıyoruz”
İşten artakalan zamanlarda longboard ile stres attığını, kimi zaman iş yerine longboard ile gittiğini belirten Çalapverdi, “Bu sporu yapanların çoğu beyaz yakalı diyebilirim. Sabah toplantılarına giriyorlar, akşam kravatını çıkarıp tişörtünü giyip longboardu ile kayıp deşarj oluyor. Biz serseri sporu yapmıyoruz. 17 kasın çalıştığı ağır bir antrenman yapıyoruz. Yurt dışında bu spor geliştiği için aileler çocuklarına longboardları 3-4 yaşındayken alıyor.” diye konuştu.
Longboardun trafikte özgürlük sağladığını da işaret eden Çalapverdi, mesaiye ya da randevuya yetişmek isteyenlerin kimi zaman trafikte sıkışıp kaldığını, kendisinin bu durumu longboard ile aştığını anlattı.
Çalapverdi, topluluk olarak birçok sosyal sorumluluk projesine da katkı sağladıklarını ifade etti.
35 yaşındaki Alphan Ecevit de 6 yaşından beri çeşitli branşlarda spor yaptığını ancak longboardun kendisinde tutkuya dönüştüğünü söyledi.
Ecevit, sporu yaygınlaştırmak için longboard sahalarına ihtiyaç duyduklarını sözlerine ekledi.
10 yaşındaki sporcu Arya Astarlı ise longboard ile sahilde paten kayarken tanıştığını, ardından eğitimini aldığını belirtti.
Eğitimler neticesinde katıldığı Uluslararası Sporfest Yarışması’nda derece elde ettiğini söyleyen Astarlı, en büyük desteği ailesinden aldığını kaydetti.
Astarlı, longboardu yaşıtlarına, “Ben yapabildiysem siz de yapabilirsiniz” diyerek önerdi.