Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ‘Yunan gazetesi Cumhurbaşkanımızla alçakça bir manşet attı’
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Yunan gazetesi (Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ilgili) alçakça bir manşet attı. Yunan Büyükelçiyi bakanlığa çağırdık.” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan’da Demokratia Gazetesi’nin bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik ağır hakaret ve küfür içeren bir manşet kullanmasıyla ilgili, “Yunan gazetesi çok alçakça bir manşet attı. Yunan Büyükelçiyi (Michael-Christos Diamessis) bakanlığa çağırdık ve en sert şekilde tepkimizi gösterdik.” dedi.
Bakan Çavuşoğlu, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yunan gazetesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik ağır hakaret ve küfür içeren bir manşet kullanılmasıyla ilgili, Çavuşoğlu, “Maalesef bugün bir Yunan gazetesi ağza alınmayacak şekilde son derece alçakça bir açıklama yaptı, manşet attı. Biz gerekli tepkilerimizi gösterdik. Yunan Büyükelçiyi (Diamessis) bakanlığa çağırdık ve en sert şekilde tepkimizi gösterdik.” dedi.
Türkiye’nin Atina Büyükelçisi Burak Özügergin’in de bugün Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’la görüştüğünü söyleyen Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu aslında maalesef ne kadar alçaldıklarını gösteriyor. Bu seviyeye düşülmemesi gerekiyor. Bizim gazetelerimizde, basın yayın organımızda herhangi bir Yunan siyasetçiye veya başka bir siyasetçiye eleştiri olur, bazen ağır eleştiri olur. Basın özgürlüğü çerçevesinde bizi de eleştiriyorlar. Bu da doğal. Bazen daha da ağır eleştiriler oluyor, üzülüyoruz ama bu olabilir. Bu, basın özgürlüğü çerçevesinde olabilir ama hakaret basın özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmemelidir.”
Yunan Dışişleri Bakanlığının, konuyla ilgili bugün yaptığı açıklamayı olumlu bulduklarını dile getiren Çavuşoğlu, bakanlığın, bu durumun basın özgürlüğüyle alakalı olmadığını ve güçlü şekilde kınadığını aktardı.
Çavuşoğlu, “Eğer bunu basın özgürlüğüyle bağdaştırmıyorlarsa, o zaman hukuki olarak da gerekeni esasen yapmak onların sorumluluğundadır.” dedi.
İletişim Başkanlığının da gerekli girişimlerde bulunduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, “Yunanistan’ın bugüne kadar Türkiye ile ilgili meselelerinde olumlu bir adım atamaması ya da cesur davranamamasının sebebi de işte bu kamuoyu ve kamuoyunun duygusunu yansıtan basındır.” diye konuştu.
Bakan Çavuşoğlu, bu konuya ilişkin gerekli işlemlerin de yapılacağı bilgisini paylaştı.
“Başarısız olacak yeni bir maceraya atılmanın anlamı yoktur”
Çavuşoğlu, Kıbrıs meselesine ilişkin yaptığı değerlendirmede ise “Biz (Kıbrıs meselesinde) artık federasyon için müzakere etmeyeceğimizi defalarca söyledik.” dedi.
Federasyon için artık ucu açık, sonuç alınmayacak maceraya giremeceklerini belirttiklerini dile getiren Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Bir daha kaldığımız yerden başlamamız mümkün değil. Crans-Montana’nın (görüşmelerinin) başladığı yerden müzakerelere başlamamız mümkün değil. Artık o müzakere bitmiştir, başarısız olmuştur. Başarısız olacak yeni bir maceraya atılmanın anlamı yoktur.”
“Kıbrıs meselesinde artık federasyon için müzakere etmeyeceğimizi defalarca söyledik”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs meselesinin çözümüne ilişkin, “Birleşmiş Milletler (BM)+5 (3 garantör ülke-Kıbrıs’taki iki taraf) formatında düzenlenmesi planlanan gayriresmi toplantıda) Türkiye Cumhuriyeti olarak biz, iki devletli çözüm, konfederasyon başta olmak üzere diğer seçenekleri müzakere edeceğimizi, etmemiz gerektiğini güçlü şekilde ifade edeceğiz.” dedi.
KKTC’nin bir seçimin arifesinde olduğunu anlatan Çavuşoğlu, Kıbrıs müzakerelerine yönelik herkesin fikrini belirteceğini ancak bunların bir seçim malzemesi haline getirilmemesi ve Türkiye’den yapılan her açıklamanın bu yönde değerlendirilmemesi gerektiğini söyledi.
Çavuşoğlu, Kıbrıs’ta Türkiye’nin attığı adımların ortada olduğunu, adada kalıcı çözüm için bütün çabaları desteklediğini kaydetti.
Rumların, Annan Planı’nı önce imzalayıp daha sonra aleyhinde propaganda yaptığını ve Rum tarafında yüzde 75 ile planın reddedildiğini hatırlatan Çavuşoğlu, Türk tarafının ise plana güçlü destek verdiğini anımsattı.
Bu noktadan bakıldığında kimin adada çözüm istediğinin görüldüğünü dile getiren Çavuşoğlu, başarısız olan Annan Planı’nın ardından yeni bir müzakere sürecinin başladığını hatırlattı. Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti: “Ocak 2017’de önce Cenevre’de, daha sonra temmuz ayında Crans-Montana’da müzakereler yaptık. Cenevre kısa sürdü. Baktık ki iki taraf henüz hazır değil, ‘Biraz daha zaman verelim.’ dedik ve müzakereler İsviçre’de ve adada sürdü. Crans-Montana’da 11 gün müzakere ettik ama başarısız olduk. Crans-Montana ve Cenevre’de yeniden Annan Planı’ndaki gibi federasyonu müzakere ettik. Cenevre ve Crans-Montana müzakerelerinde federasyonu son defa müzakere ettiğimizi (KKCT Cumhurbaşkanı Mustafa) Akıncı ve ben çok açık şekilde defalarca ifade ettik. ‘Bir çözüme ulaşmamız lazım ve bu fırsat tepilirse biz bir daha federasyonu müzakere etmeyeceğiz.’ diye her seferinde hatırlattık.”
Çavuşoğlu, bu müzakerelerin sonunda Rum tarafının Yunanistan’ın da destek vermesiyle geri adım attığını, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, somut fikirler ortaya atmasına rağmen Rum tarafının geri durması ve olumsuz ortam oluşması sebebiyle hiçbir yere varılamayacağını anlayarak müzakereleri kapattığını belirtti.
Bakan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “(Rum lideri Nikos) Anastasiadis’le yaptığımız görüşmede, federasyonu müzakere etmenin artık bir faydası olmadığını söyledi. İki devletli bir çözümün müzakere edilmesi gerektiğini ama bunu seçimler geçtikten sonra yaparsak ancak netice alabileceğimizi belirtti. New York’ta BM Genel Kurulu kapsamında gayriresmi olarak yaptığımız görüşmede Anastasiadis, iki devletli çözüm için uluslararası toplumdan gerekli desteği bulamadığını ifade etti ve iki devletin oluşturduğu bir konfederasyonun daha sağlıklı olacağına dair fikirlerini bizimle paylaştı.”
“Federasyon için müzakere yaparsak, bir neticeye varamayacağımızı çok emin biliyoruz”
KKTC’deki seçimden sonra Birleşmiş Milletler (BM)+5 (3 garantör ülke-Kıbrıs’taki iki taraf) gayriresmi toplantı önerisinde bulunulduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, BM Genel Sekreteri Guterres’in bahsettiği bu toplantıyı Türkiye’nin önerdiğinin altını çizdi.
Bu toplantının önerilmesinin sebebinin, resmi bir müzakereye başlamadan önce neyin müzakere edileceğinin kararlaştırılması olduğunu anlatan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim tabii ki burada önceliğimiz federasyon dışındaki seçeneklerdir. ‘İki devlet, konfederasyon veya buna benzer başka bir fikir gelirse bunları değerlendirebiliriz.’ dedik. Önce neyi müzakere edeceğiz? Federasyon konusunda müzakereye devam edecek olsaydık bu 5+1 gayriresmi toplantıyı yapmamıza gerek kalmazdı.”
Çavuşoğlu, Türkiye’nin bu önerisini, BM’nin de kabul ettiğini bildirerek, Türkiye’nin önceliklerinin farklı olduğunu vurguladı.
“Federasyon için artık biz ucu açık, sonuç alınmayacak bir maceraya giremeyiz. Sonuç alıcı bir müzakereyi gerçekleştirmemiz gerekir.” diyen Çavuşoğlu, diğer seçeneklerin de öncelikli ele alınması gerektiğini dile getirdi.
Çavuşoğlu, “Önümüzdeki gerçekleştirilecek 5+1 gayriresmi toplantıda Türkiye Cumhuriyeti olarak biz, iki devletli çözüm, konfederasyon başta olmak üzere diğer seçenekleri müzakere edeceğimizi, etmemiz gerektiğini güçlü şekilde ifade edeceğiz.” diye konuştu.
Bugüne kadar çözülemeyen Kıbrıs meselesinin de bu şekilde belki çözülebileceğine işaret eden Çavuşoğlu, “Aksi takdirde, federasyon için müzakere yaparsak, bir neticeye varamayacağımızı çok emin şekilde biliyoruz.” dedi.
Çavuşoğlu, bunun nedeninin, Rum tarafının, Türk tarafıyla hiçbir şeyi paylaşmak istememesi olduğuna dikkati çekerek, aynı şekilde Rum tarafının, enerji kaynaklarının hakça paylaşılması konusunda da bugüne kadar hiçbir olumlu adım atmadığını kaydetti.