Alman Milli Takımının Türk kökenli futbolcuları Mesut Özil ile İlkay Gündoğan ve Cenk Tosun’la Londra’da resim çektiren Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Alman kamuoyunda panik etkisi yarattı.
Panik etkisi yapan sözkonusu resimle ilgili Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, “Onların sözlerini ciddiye almam gerekirse, ki almamam için herhangi bir neden yok, o zaman ikisinin de Alman devletine bağlılıklarını dile getirip ortaya çıkan görüntüyü düzeltmeleri onlar için iyi olur” diyerek tehditkar bir açıklama yapmıştı.Alman milli futbol takımı oyuncuları İlkay ve Mesut ile köprü kurulması gerektiğini söyleyen Steinmeier “Çıkış yolu aranmasına yardımcı olunmalı” önerisi yapmıştı.
Resimlerle çılgına dönen Almanya’da Cumhurbaşkanı Steinmeier’in ardından büyük panik başladı. Başbakan Merkel ve aşırı sağcı liderler, bu durum nedeniyle karşılık bulmayan açıklamalarda bulunmuştu.
Merkel, Özil’in kararına saygı duyduklarını belirterek onun milli takıma değer katan bir oyuncu olduğu vurgulamış, Hükümet sözcülerinden Ulrike Demmer, “Başkan Merkel Mesut Özil’e büyük değer vermektedir. Milli takıma çokça katkıları bulunmuş bir oyuncudur. Şimdi de saygı duyulması gereken bir karar almıştır” diye konuştu. Sözcü ayrıca Almanya’da yaşayan 3 milyon Türk’ün huzurlu bir şekilde yaşam sürdüğünün altını çizmişti.
Adalet Bakanı Katarina Barley ise, “Mesut Özil’in ırkçılığa maruz kaldığını ve federasyon tarafından kendisine sahip çıkılmadığını hissetmesi bir kırmızı alarmdır” diye konuşmuştu.
Sonra ne oldu? Kamuoyunda linç girişimlerinin ardı arkası kesilmedi. Türkiye düşmanı Cem Özdemir, Alman Milli Takımı’nın elenmesinin tek nedeninin Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söylemişti. Sonra Alman medyası sayfalarına ipe sapa gelmez yazılar yazmıştı.
Peki Mesut Özil, dönemin Alman Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Christian Wulff ve Angela Merkel ile resim çekilmişti. O dönem de Almanya’daki Türk medyası ve Türkiye medyası resimleri özel kelimeler seçilerek manşetlerine taşımıştı. Almanya’da yaşayan Türkler de Mesut’u ile gurur duymuş tu, ki bu gurur şimdi taçlanmış.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile resim çekilmesine tahammül edemeyen bu anlayışı, neyle izah edeceksiniz? Bu hazımsızlıktır.
EN SON ÖZİL KONUŞTU
Alman Milli Takımı’nda 2009’dan bu yana 92 kez forma giyen, 23 gol atan ve 2014 FIFA Dünya Kupası’nı kazanan, 2010’da da dünya 3’üncülüğü yaşayan Mesut Özil, kararını şu ifadelerle anlattı:
“Almanya Futbol Federasyonu, Türk kökenime saygısızlık yaptı”
“Irkçılık ve saygısızlığa maruz kalmış hissederken, artık Almanya’yı uluslararası düzeyde temsil edemem. Almanya formasını gurur ve heyecanla giyerdim ama artık aynı şeyleri hissetmiyorum. Bu kararı vermek çok zordu çünkü her zaman takım arkadaşlarım, antrenörlerim ve Alman halkı için her şeyimi verdim. Fakat Almanya Futbol Federasyonunun üst düzey yöneticilerinin Türk kökenime saygı göstermemeleri ve beni bir siyasi propaganda aracına dönüştürmeleri, işleri dayanılmaz noktaya getirdi. Bunun için futbol oynamıyorum. Arkama yaslanıp öylece duracak değilim. Ayrımcılık asla kabul edilemez.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, „Mesut’un takındığı tavır her türlü takdirin üzerindedir“ dedi.
Alman Millî Takımı oyuncusu Mesut Özil’in kendisine yapılan ırkçı saldırının ardından aldığı kararı nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine ise dün gece Mesut Özil’le görüştüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, konu ile ilgili şu açıklamaları yaptı: “Mesut’un bu açıklaması, takındığı tavır tam millîdir ve yerlidir, her türlü takdirin üzerindedir. Ben gözlerinden öpüyorum. Çünkü Alman Millî Takımı’na bu denli her şeyini veren ve başarılarında onun da katkısı olan bir gence böyle bir ırkçı yaklaşım, dininden dolayı böyle bir yaklaşım; bunlar hakikaten kabul edilebilir bir şey değil. Kaldı ki kökeni itibarıyla Türk olan Mesut’la, İlkay’la, Cenk Tosun’la Londra’da resim çektirmeme tahammül edemeyen bu anlayışı, neyle izah edeceksiniz? Bu hazımsızlıktır. Bunu da zaten hakikaten, yerli yerine oturmuş olan siyasetçiler takdir ediyorlar. Onlar da Mesut’un yanında yer aldıklarını ifade ediyorlar.”
Sonra ne oldu? Başbakan Merkel ve bazı siyasiler Mesut’un kararına saygı duyduklarını dile getirerek üzüldüklerini dahi ima etmediler. Alman medyası da bir nebze destek verse de inandırıcı bile gelmedi.
Sonuç olarak; Alman Milli Takımı’nın Avrupa ve Dünya Kupası’nda Mesut’suz olacağı bir döneme girecek, biz de takip edeceğiz ve yazmaya da devam edeceğiz.
