Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hâkim ve Cumhuriyet Savcısı Kura Töreni’ne katıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yargının içinde kamplaşmalara, yasa dışı örgütlenmelere kesinlikle izin vermeyeceğiz”.
Hâkim ve Cumhuriyet Savcısı Kura Töreni’nde yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diğer kurumlarımız gibi, yargımızın içinde de kesinlikle kamplaşmalara, hizipleşmelere, hele hele yasa dışı örgütlenmelere kesinlikle izin vermeyeceğiz. Bize şu veya bu şahsın, grubun, ekibin emrinde değil, sadece ve sadece devletinin, milletinin emrinde, kanunların gösterdiği istikamette görev yapacak hâkimler, savcılar, adliye personeli lazım” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hâkim ve savcı adaylarının görev yerlerinin belirlendiği kura törenine katıldı. Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleşen törende; TBMM Başkanı Binali Yıldırım, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile yüksek yargı organlarının yöneticileri de hazır bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende hâkim ve savcı adaylarına hitaben bir konuşma yaptı.
Kura çekerek görevlerine başlayan 2 bin 83 hâkim ve savcıyı tebrik ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, adli ve idari yargı kademelerinde görev yapacak adaylara vazifelerinde başarılar diledi.
“ADALET TEŞKİLATINI, İŞİN SAYGINLIĞINA YAKIŞIR FİZİKİ MEKÂNLARA KAVUŞTURDUK”
17 yıl önce ülkenin yönetimine talip olduklarında Türkiye’yi; eğitim, sağlık, emniyet ve adalet sütunları üzerinde yükseltme sözü verdiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yargı alanında gerçekleştirdikleri hizmetlerden örnekler verdi.
Geçmişte, hükûmet konaklarının alt katlarında, koridorları dosya yığınlarından geçilmediği, hâkim ve savcı sayısının yetersiz kaldığı, dava dosyalarının kuşaktan kuşağa aktarıldığı bir yargı dünyasının olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükûmetleri döneminde, inşa ettikleri 245 adalet sarayı ile adalet teşkilatını, işin saygınlığına yakışır fiziki mekânlara kavuşturduklarını söyledi.
Hâkim ve savcı sayısının, kura çeken adaylarla birlikte 19 bine çıkarıldığını, bakanlık personel sayısını artırarak mahkemelerin çalışmalarının kolaylaştırıldığını, İstinaf Mahkemelerini faaliyete geçirerek adaletin işleyişinin hızlandırıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerçekleştirilen reformlar sayesinde yargının itibarını yükselttiklerini söyledi.
“TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ADALET TEŞKİLATINDAKİ MİLİTANLARININ DA KÖKÜNÜ KAZIYORUZ”
Adalet teşkilatının, FETÖ ihanet çetesinin özel olarak hedef aldığı kurumların başında geldiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17-25 Aralık darbe girişimi ile 15 Temmuz darbe girişimini, milletle birlikte başarısızlığa uğratıldığını belirtti ve “Terör örgütünün, diğer kurumlarımızdaki uzantıları gibi adalet teşkilatımızdaki militanlarının da kökünü kazıyoruz” diye konuştu.
15 Temmuz darbe girişiminin bastırılması sürecinin, demokratik hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde yürütülmesinde, ülkesinin ve milletinin emrinde görev yapan hâkim ve savcıların büyük katkısının olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün tüm dünyaya göğsümüzü gererek, Türkiye’nin demokrasi ve özgürlük destanını anlatabiliyorsak, bunu hâkim ve savcılarımızın o gece gösterdikleri dirayete borçluyuz” dedi.
Adalet teşkilatı içindeki tüm terör örgütü mensuplarını temizlediklerinde zafiyetin ortaya çıkacağının ve hizmetlerin aksayacağının sanıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, hâkim ve savcıların gayretleri, bakanlığın aldığı tedbirler, kısa sürede yetiştirilerek göreve başlayan genç hâkim ve savcılarla yargının her zamankinden daha güçlü hâle geldiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Diğer kurumlarımız gibi, yargımızın içinde de kesinlikle kamplaşmalara, hizipleşmelere, hele hele yasa dışı örgütlenmelere kesinlikle izin vermeyeceğiz. Bize şu veya bu şahsın, grubun, ekibin emrinde değil, sadece ve sadece devletinin, milletinin emrinde, kanunların gösterdiği istikamette görev yapacak hâkimler, savcılar, adliye personeli lazım. Bağlılığı devlete olmayacak, adına hüküm verdiği milletine hizmet için çalışmayacak, tek ölçüsü hukuk ve adalet olmayacak hiç kimseye, o kutsal çatı altında yer yoktur” ifadelerini kullandı.
“ADALETİ SADECE DEVLETİN DEĞİL, HAYATIMIZIN DA MERKEZİNE YERLEŞTİRMEMİZ ŞARTTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1960 ve 1980 darbeleri, 28 Şubat dönemi ve FETÖ darbe girişimi gibi örnekler göz önüne alındığında, yargının; milletin hizmeti dışında bir yere irtibatlanmasına asla rıza gösteremeyeceklerini vurguladı. Bugün kura çekerek görevlerine başlayacak olan hâkim ve savcı adaylarına baktığında karşısında tam bir Türkiye manzarası gördüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her şehirden, her bölgeden, her kökenden, her meşrepten, her siyasi, sosyal, kültürel katmandan kardeşlerimiz hâkim ve savcı olarak milletimize hizmet etmeye hazırlanıyor, doğrusu da budur” ifadelerini kullandı.
Hâkim ve savcı adaylarının; kendilerine bu imkânları sağlayan ülkeye ve millete olan borçlarını, çok çalışarak, en doğru, en adil, kararlara imza atarak vereceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkenin her bir vatandaşı, adliye kapısından içeri girdiğinde hukuk önünde hakkını alacağını biliyorsa, işte o zaman hep birlikte huzuru kalple hayatımıza devam edebiliriz demektir” şeklinde konuştu.
Hazreti Ömer’in ‘Adalet mülkün temelidir’ sözünü hatırlatarak, “Bizler devletin temeline adaleti yerleştiren bir medeniyetin temsilcileriyiz” ifadelerine yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Adaletle verilen bir hükmü, ömür boyunca yapılan ibadete denk gören bir Peygamberin ümmeti olarak adaleti sadece devletin değil hayatımızın da merkezine yerleştirmemiz şarttır. Tabii adalet için gerisinde güçlü bir devlet mekanizmasının ve hukuka saygılı bir toplumsal sistemin bulunması gerekirdi. Ülkemizin yaşadığı en büyük felaketlerin başında, geçmişte Adalet Teşkilatımızın çeşitli sebeplerle örselenmiş olmasının geldiğini düşünüyorum. Bir ülke için vicdanları yaralayan kararlara imza atan çarpık bir adalet sistemin toplumun gözünde kaybettiği değer kadar ağır bir bedel yoktur. Türkiye bu bedeli defalarca ödemek zorunda kalmıştır. İşte bunun için Adalet Teşkilatımızın üzerine bu kadar titriyor, her meselesiyle yakından ilgileniyoruz. Bu sorunu çözmeden diğer hiçbir hususunun üstesinden gelemeyiz.”
Bu konuda hâlâ çözmeleri gereken sorunların olduğuna, kanunların uygulamasında milleti rahatsız eden ve adalet duygusunun oluşmasına engel olan hususların bulunduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son af tartışmaları mahiyeti itibariyle bu rahatsızlığı daha da artırmıştır” dedi ve gündemdeki tartışma ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Gündeme getirilen af tartışmasıyla uğraşmak yerine; hem içeriğin hem uygulamanın maşeri vicdana uygun hâle getirilmesi yönünde bir çalışma başlatılmasını istediğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamaları yaptı: “Çünkü insanlarımızın, mesela hırsızlık yaparak malına, vücudunu yaralayarak canına kasteden, daha pek çok suçu işleyerek milletin yüreğini yakan kişilerin adliyelerin bir kapısından girip diğerinden çıkmasına yol açmayacak bir çerçeveyi bir defa oturtmamız gerekiyor. Bakanlığımız bu konudaki hazırlıkları sürdürüyor. Hâkim ve savcılarımız kürsü tecrübeleriyle, yüksek yargı organlarındaki arkadaşlarımız dosya birikimleriyle, akademisyenlerimiz teorik yaklaşımlarıyla bu çalışmaya katkı vereceklerdir. Tabii biz yürütme olarak milletimizin beklentisi doğrultusunda bu hazırlığı yapmakla sorumluyuz. Nihai tasarruf yasama organımıza, Meclisimize, milletvekillerimize aittir.”
“TERÖR ÖRGÜTLERİNİN CİRİT ATTIĞI SURİYE’DEN ÜLKEMİZE YÖNELİK TEHDİTLER YILLARCA GÖRMEZDEN GELİNDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de adaleti tesis etme yolunda mesafe kat ederken uluslararası alanda çok büyük adaletsizliklerle karşılaştıklarını dile getirerek, Avrupa Birliği tarafından 2004 yılından beri Türkiye’ye verilen hiçbir sözün tutulmadığını kaydetti. Serbest dolaşım ve mali yardımlar başta olmak üzere diğer aday ülkelere sağlanan imkânların Türkiye’den esirgendiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çifte standardın ne Avrupa Birliği hukukunda ne de vicdanlarda yeri olmadığı çok açık. Buna rağmen biz kendi yükümlülüklerimizi yerine getirerek kimsenin eline aleyhimizde kullanabilecekleri koz vermemeye gayret ediyoruz” diye konuştu.
Benzer bir adaletsizliği Suriye konusunda da yaşadıklarını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Terör örgütlerinin cirit attığı Suriye’den ülkemize yönelik tehditler yıllarca görmezden gelindi. Kendi güvenliğimizi sağlamak için harekete geçtiğimizde ise önümüze çıkartılmadık engel bırakılmadı” değerlendirmesinde bulundu.
“SURİYE KRİZİNİN YÜKÜNÜ TÜRKİYE’NİN ÜZERİNE YIKANLAR ADALETSİZLİK ÖRNEĞİ SERGİLİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Amerikan Yönetiminin son dönemde ülkemize yönelik tutumları da yine aleni bir adaletsizlik örneğidir. Bu ülke elini milletimizin kanına bulamış bir terör örgütünün elebaşını ve mensuplarını koruyup kollamakla kalmıyor, aynı zamanda sınırlarımız boyunca bir başka terör örgütünü de palazlandırıyor, güçlendiriyor. Türkiye’ye yönelik adaletsiz yaklaşımlar sergileyen daha başka ülkeler de var. Tüm bunlara karşılık biz küresel adalet çağrımızı ısrarla her platformda dile getiriyoruz. Dünyadaki en üst uluslararası dayanışma kuruluşu olan Birleşmiş Milletler, defalarca ‘Dünya 5’ten büyüktür’ diyerek insanlığın vicdanının sesi olduk. Aynı şekilde Afrika’dan Balkanlara, Asya’dan Akdeniz’e kadar her yerde gördüğümüz adaletsizliklere karşı mücadele ediyoruz. Suriye krizinin tüm insani yükünü Türkiye’nin üzerine yıkanlar yük paylaşımından kaçarak burada da bir adaletsizlik örneği sergiliyorlar.”
Adalet kavramının; sınırlarını kapatarak ve mültecileri Akdeniz’in derin sularında ölüme terk ederek kendi güvenliklerini sağladıklarını düşünenlerin umurunda olmayacağını; ancak bu çarpıklığın sürdürülebilir olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hayatları kararan masumların feryadı ve ahı eninde sonunda bu felaketin müsebbiplerinin rahatlarını kaçıracaktır” diye ekledi.
Tüm mazlumların ve mağdurların sesi, nefesi, güvencesi olmaya devam edeceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin yaptığı fedakârlığın, gösterdiği sabrın farkında olduklarını, bu fedakârlık ve sabrın boşa gitmeyeceğini dile getirdi. “Bölgesel ve küresel değişimin ayak sesleri sağırlaşmış kulakların, nasırlaşmış vicdanların dahi duymazdan görmezden gelemeyeceği kadar güçlenmiştir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin bu süreçten alnının akıyla çıkacağını, tarihe atalarının eklediği altın sayfalara bir yenisini daha ilave edeceğini vurguladı.
Konuşmasının sonunda hâkim ve savcı adaylarına tebrik ve başarı dileklerini yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini, “Hepinize ve özellikle de sizlerin yetişmesinde bugüne dek emeği geçen annelerinize babalarınıza şahsım, milletim adına en kalbi sevgi ve saygılarımı sunuyorum” diyerek tamamladı.