TRT radyoları dijital dönüşümle Türkiye’nin ortak sesi olmaya devam ediyor
TRT radyoları 94 yıl önce başladığı yayın hayatına 16 kanalda bölge radyolarıyla devam ederken, bir yandan da podcaste dönüştürülen içerikleri ve TRT Dinle uygulamasına aktarılan on binlerce saatlik yayınlarıyla dijital dünyada var olma iddiasını koruyor.
Harbiye’deki TRT İstanbul Radyosu da birbirinden güzel programlarla radyonun nostaljik ruhunu dijital platformlara dönüştürülen içeriklerle geleceğe taşımaya devam ediyor.
TRT radyoları üretilen kaliteli içeriklerin yanı sıra Türkçenin doğru kullanımı ve diksiyon açısından da örnek bir platform olmayı sürdürüyor.
TRT İstanbul Radyo Müdürü, program yapımcıları ve spikerler dijital dünyada söz sahibi olmaya başaran TRT radyolarını anlattı.
Dijital yayınlar radyonun gücünü artırıyor
TRT İstanbul Radyo Müdürü Ali Fuat Gülmez, TRT radyolarının 1927’de başlayan serüveninin yeni dönüşüm ve stratejilerle başarıyla devam ettiğini söyledi.
TRT radyonun uzun yıllar “yayıncılığın adı” olduğuna işaret eden Gülmez, “Özel radyo ve televizyon kanalları çıkana kadar da yayıncılığın adıydı aslında. Bir bakıma bu özelliğini devam ettiriyor. Biz TRT radyoları olarak 16 kanalda bölge radyolarıyla birlikte yayın yapıyoruz. Bazı konularda biricik olmaya devam ediyoruz. TRT Radyo 1, TRT Türkü, TRT Nağme gibi çok sesli müzikte rakipsiz olduğumuzu düşünüyorum.” diye konuştu.
Gülmez, ortalama radyo dinlenme süresinin RTÜK’ün yaptığı çalışmaya göre 2 saate yakın olduğuna vurgu yaparak, radyo dinleme alışkanlıklarında azalma değil, dönüşüm olduğuna dikkati çekti.
Farklı beğeni ve tarzlara hitap eden TRT radyolarının son yıllardaki dijital dönüşümüne değinen Gülmez, şunları kaydetti:
“Dönüşümün en önemli göstergelerinden birisi TRT olarak yaptığımız dijital dönüşümler. Dijital yayınlara ağırlık vermeye başladık. Nerdeyse tüm radyo yayınlarının podcastlerine ulaşmak mümkün. Podcastlerin bir aşama ötesi, şimdi BETA yayınında bile büyük rağbet gören TRT Dinle radyonun farklı bir yanını dinleyicilerle buluşturacak.”
“Radyo Türkiye’nin gönlünde büyülü bir iletişim aracına dönüştü”
TRT İstanbul Radyosu için program içeriği üreten prodüktör Muhammet Ersin Toy, radyonun onlarca yıldır Türkiye’nin ortak sesi olduğunu belirterek, “Türkiye olarak biz radyoyu çok sevdik, radyo tüm Türkiye’nin gönlünde adeta unutulmaz büyülü bir iletişim aracına dönüştü.” ifadelerini kullandı.
Bir kültür sanat programı olan “Vesair” ve “Yüzyılın Manşetleri” isimli programları hazırladığını ifade eden Toy, şöyle devam etti:
“Vesair programında kültür sanat içerikleriyle Türkiye’nin gündemini anlamaya çalışıyorduk. Yüzyılın Manşetleri programında ise bundan 100 sene öncesinde yayınlanmış gazete kupürlerini incelediğimiz bir program hazırlıyoruz. Tam 100 yıl önce Türkiye’nin gündemi neydi, neler konuşuluyordu bunu anlamaya çalışıyoruz ve dinleyicilere aktarıyoruz. Dijitale tamamen geçtiğimiz bu dönemde TRT Dinle isimli programın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Tüm Türkiye’nin bu uygulama aracılığıyla TRT radyolarını ürettiği birbirinden güzel içeriklere ulaşarak daha çok faydalanabileceğini düşünüyorum.”
“TRT radyoları diksiyon ve hitabet için bir okuldur”
TRT Radyo Spikeri Tolga Avcı, TRT radyolarında üretilen kaliteli içeriklere ek olarak diksiyon ve hitabet için de paha biçilmez bir eğitim alanı olduğuna işaret etti.
Radyoların ses eğitimi için önemli bir kaynak olduğunu belirten Avcı, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Radyoda olduğum için çok mutluyum. Medya dünyasında görüntü çok önemli fakat sesi eğitmeden görüntüyle bir yol katedebiliyorsunuz fakat eğitilmiş bir sesle insanlara hitap etmek çok farklı, çok özel. İlk eğitmeniz gereken yer ses.
Hitabet ve diksiyon için TRT radyoları en büyük okuldur, üniversitedir. Gençlere tavsiyem özellikle medya sektöründe olacaksanız, ses eğitiminiz önemli. Fakat sadece ses bilgisi değil, iyi bir Türkçe dil bilgisi bilginiz olmadığı sürece, vurguları hatalı yaptığınız sürece, kelime vurgusundan cümle vurgusuna hatalı olduğunuz sürece görüntüyle sadece az bir yol katedebilirsiniz. İlk yapacağınız şey hitabetinizi ve diksiyonunuzu düzeltmek. Türkçeyi tüm kurallarıyla, nesnesiyle, öznesiyle, ekleriyle doğru bilmek ve kullanmak çok önemli.”