Batı Trakya Türklerinin dış ülkelere göçü endişe ve kaygı verici boyutlara ulaştı.
Batı Trakya Türk Azınlığı mensuplarının, Yunanistan‘daki ekonomik kriz sebebiyle, başta Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere dış ülkelere olan göçleri artarak sürüyor. Batı Trakya’dan göç eden Türklerin yerleşme amaçlı olarak en çok tercih ettikleri ülkelerin başında, Hollanda, Almanya ve İngiltere geliyor. Batı Trakya Türklerinin, Avrupa’da yaşamakta olan ve sayıları 5 milyonu bulan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yoğun olarak yaşadıkları yerleri tercih ettikleri ve göç edenlerin büyük bir bölümünün Türkiyeli soydaşlarına ait iş yerlerinde çalıştıkları belirtiliyor.
Ekonomik açıdan Yunanistan’ın en geri kalmış bölgesi olan Batı Trakya’da, yegane geçim kaynağı olan tütün üretiminin desteklenmesine son verildiği, bununla birlikte Avrupa Birliği’nin tütüncülere verdiği tütün primlerinin de Yunan Yönetimi tarafından kesildiği kaydediliyor. Bunun sonucu olarak da ekonomik çıkmaza giren Batı Trakya Türklerinin göç etme kararı aldığı belirtiliyor.
Batı Trakya’daki pek çok Türk Köyü, terk edilmişliği yansıtan hüzün verici bir görünüme sahip. Şehir ve kasabalarındaki Türk mahallelerinde de durum farklı değil… Kahvehanelerde, çoğunlukla orta yaş ve üstü emeklilere sıkça rastlanıyor.
Konuyla ilgili olarak görüşlerine başvurduğumuz İskeçe seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete, ciddi bir sorunla karşı karşıya olduklarını belirterek, “TRT vasıtasıyla Türkiye’deki işadamlarına ve Avrupa Birliği ülkelerinde faaliyet gösteren Türk müteşebbislere çağrı yapıyorum. Türkiye ile Avrupa Birliği’ni birbirine bağlayan bir koridor olma özelliği arz eden Batı Trakya bölgesinde fabrikalar kurmanız, ekonomik yatırımlar yapmanız, hem size ve hem de çilekeş Batı Trakya Türk Azınlığı mensuplarına büyük yararlar sağlayacak ve kanayan bir yara görünümünde olan göç etme olayını durduracaktır.” dedi.
Batı Trakyalı Türk Gazeteci Ahmet Davut da göç sorununa çözüm bulunmadığı takdirde, Batı Trakya’nın, yakın bir gelecekte, Türklerin yurdu olma vasfını yitirebileceğine dikkat çekti.
Ahmet Davut, şunları kaydetti:
“Batı Trakya Türkleri, Lozan Antlaşması akdedilirken, 150 bin kişilik bir azınlık olarak Batı Trakya’da bırakıldı. Yunanistan, 1923 yılından 1991 yılına kadar, Batı Trakya’da, Türkleri hedef alan kovma ve göçe zorlama politikaları tatbik etti. Bu politikalar sonucunda Yunan resmi rakamlarına göre 48 bin Batı Trakya Türkü, ırkçılık içeren Yunan vatandaşlık yasaları kullanılmak sureti ile vatandaşlıktan çıkarıldı. Ayrıca pek çok kişi de tatbik edilen Yunan devlet zulmüne dayanamayarak göç etmeyi tercih etti. Şu anda Türkiye’de, 1923 yılından sonra Batı Trakya’dan göç etmiş, 300 bin Batı Trakya Türkü yaşamaktadır. 1970 ile 2010 yılları arasında başta Almanya olmak üzere Avrupa Birliği ülkelerine göç eden Batı Trakya Türklerinin sayısı ise yaklaşık olarak 40 bindir. 2010 ile 2018 yılları arasında ise Yunanistan’daki ekonomik krizden etkilenerek Avrupa Birliği ülkelerine çalışma amaçlı olarak giden Türk göçmen sayısı 30 binden fazladır. Son sekiz yıl içerisinde, Avrupa’ya, kırk yılda verdiğimiz göçmen sayısı kadar göçmen vermiş olmamız herkesi endişelendirmeli ve kaygılandırmalıdır. Bu ekonomik kriz nedenli göç akımı, önlem alınmadığı takdirde artarak sürecektir. Eğer, vatandaşlıktan çıkarmalar ve göçler yaşanmamış olsaydı, Batı Trakya’daki Türk nüfusu 500 binden fazla olacaktı.”
Ahmet Davut, 2011 yılında 110 bin olan Batı Trakya Türk nüfusunun bu son sekiz yıllık göçlerden sonra 80 bine düştüğüne dikkat çekerek, “Gidişat iyi değil… Önlem alınmazsa, ekonomik nedenli göçlerin oluşturduğu ve oluşturacağı Batı Trakya’daki kan kaybı, Batı Trakya Türklüğü için öldürücü ve yok edici olabilir.” dedi.
